EFQM Modeli, kuruluşlara sürdürülebilir değer yaratma yolculuğunun neresinde olduğunu ölçerek başarıyı elde etmenize yardımcı oluyor.
21. yüzyılın iş dünyasında değişen dinamikler, yaşanan gelişmeler ve küreselleşme ile sınırların kalkması gibi birçok değişken, şirketlerin global rekabete uyum sağlaması için farklı yaklaşımları benimsemesini zorunlu kılıyor. Bu noktada iş ekosistemine katma değer sağlayacak, sürdürülebilir bir kalkınma modeli ortaya koyacak olan temel yaklaşım ise mükemmellik kültüründen geçiyor. Mükemmelliği bir kültür haline getirerek kaliteye ulaşmaksa bizi EFQM modeline götürüyor.
ÜSTÜN PERFORMANS İÇİN BIR YÖNETİM ANLAYIŞINDAN FAZLASINI SUNUYOR
Tüm kuruluşların başarılı olma çabası içinde olduğunu ifade eden Türkiye Kalite Derneği (KalDer) Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Bayraktar “EFQM Modeli bu aşamada devreye girerek iş ekosisteminde rekabet ve başarı kültürünü oluşturuyor. Şirketlere ortak inançlar ve ortak hedefler sunarak vizyonlarına bağlı kalmalarını ve kararlılıklarının devam etmesini sağlayan bir kültür yaratıcısı gibi çalışıyor. EFQM Modeli; bütünsel bir bakış açısı sağlayarak yönetim araç ve tekniklerinin uyum içinde ve birbirini tamamlayıcı bir biçimde nasıl kullanılabileceği konusunda kuruluşa yardımcı oluyor. Model; kuruluşun gereksinimlerine ve işlevine bağlı olarak kurum ve kuruluşların sürdürülebilirliği doğrultusunda bir üst çerçeve oluşturup çok sayıda yönetim aracıyla birlikte kullanılabiliyor. Değer yaratma, performansı iyileştirme ve paydaş memnuniyeti aşılamayı sağlayan bu yönetim anlayışı, kuruluşların kendi başarılarını anlamalarına, üstün performanslı kuruluşlar ile kendilerini karşılaştırabilmelerine ve aynı zamanda sürdürülebilir başarıya ulaşma konusunda bir yol haritası oluşturuyor. Bu yol haritasını uygulayan şirketler ise mükemmelliğin izinde rekabet avantajı kazanarak başarısını sürdürülebilir kılıyor” diyor.
REKABETİN ANAHTARI EFQM MODELİNDEN GEÇİYOR
EFQM modelinin sürekli değişen dinamiklere karşılık vermek için uygulanabilecek esnekliği sunarak işletmelerin mükemmellik yolculuklarına aksaklık olmadan devam edebilmesine katkı sağladığının altını çizen Yılmaz Bayraktar “Yarının önceliklerini öngörecek, modellerin haritasını çıkaracak ve ilerlemeleri gösterecek şekilde şirketlerin mükemmele ulaşmadaki hedeflerini en iyi hale getirmeyi sağlıyor. Sürekli olarak kendini güncelleyip geliştiren EFQM Modeli, büyüklüğü ve sektörü ne olursa olsun tüm işletmelere uyarlanabilecek esnekliğiyle sürdürülebilir performansa giden yolda rekabetin anahtarını sunuyor.
Mükemmellik kültürünü yaşam biçimine dönüştürerek ülkemize rekabet avantajı kazandırmak isteyen ve Avrupa Kalite Yönetim Vakfı’nın ulusal iş ortağı olan derneğimiz Ulusal Kalite Yönetim Anlayışı olan EFQM modelini benimsiyor. Bu modelin yaygınlaşması ve Türk iş ekosisteminde bir kültür olarak yerleşmesini hedefliyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.



