Her yıl TEB Arval’in de desteğiyle, filo sektörünün durumunu değerlendirmek ve mobilite trendlerinin geleceğine ışık tutmak amacıyla gerçekleştirilen Arval Mobility Observatory Barometre’nin 2020 yılı sonuçları açıklandı.
Arval Mobility Observatory filo ve mobilite sektöründeki köklü araştırma ve endüstri bilgi alışverişi platformlarından biri olarak kabul ediliyor. 20 ülkenin dahil edildiği araştırmada bu sene, 300’ü Türkiye’den olmak üzere toplamda 5 bin 600 filo yöneticisinin görüşlerine başvuruldu.
Türkiye’de filolarda araç sayıları daha az, ancak yenilenme sıklıkları daha yüksek.
Araştırma sonuçlarına göre Türkiye’deki şirketlerin binek ve hafif ticari ortalama filo sayısı 44 araç iken, araştırmaya katılan diğer ülkelerde şirketlerin ortalama filolarındaki araç sayısı 99 olarak görünüyor. Türkiye’deki şirketlerin filo adetleri dünyadaki diğer ülkelere göre çok daha az seviyelerde seyrediyor. Türkiye’deki şirketler ortalama 26 araçlık binek, 18 araçlık hafif ticari filosuna sahipken, dünyadaki şirketler ortalama 67 araçlık binek, 32 araçlık bir hafif ticari araç filosuna sahip.
Türkiye’de filolardaki araçlar 4.8 yılda bir yenilenirken, diğer ülkelerde bu süre 5.4 yıl olarak gerçekleşiyor. Yenileme sıklığı ise özellikle orta ve büyük çaplı şirketlerde daha yüksek oranlarda oluyor. 10’dan az çalışanı olan küçük işletmelerde araç kullanımları neredeyse 6 yıla kadar çıkarken, 250 ve üzeri çalışanı olan daha büyük kurumlarda araç kullanım süreleri 4 yıla kadar düşüyor.
Önümüzdeki dönemde Operasyonel Kiralamanın geliştirilmesi planlar dahilinde.
Şirket araçlarının nasıl finanse edildiğinin de araştırıldığı Arval Mobility Observatory araştırmasında Türkiye’den katılan şirketlerin yüzde 48’inin peşin satın alımı, yüzde 16’sının operasyonel kiralamayı, yüzde 27’sinin taşıt kredisini, yüzde 10’unun finansal kiralamayı tercih ettiği görülüyor. Çalışan sayısı 99’dan az olan küçük ve orta ölçekli işletmelerde %54 ile peşin satın alım yöntemi finansman metodları arasında ön plana çıkarken operasyonel kiralama %9 oranında tercih ediliyor.
100 ve üzeri çalışanı olan büyük filolara sahip şirketlerde ise operasyonel kiralamanın finansman yöntemi olarak tercih edilme oranı %24 ile ön plana çıkıyor. Türkiye’den araştırmaya katılan şirketlerin filo yöneticilerine önümüzdeki birkaç yıl içinde operasyonel kiralamayı geliştirme tarafındaki planları sorulduğunda ise, tüm ölçeklerde bu oranın geçtiğimiz seneye göre 8 puanlık bir artışla %40’a çıktığı görülüyor. Bu oran da yine dünya ortalamasının üzerinde.
Metodoloji
Arval Mobility Observatory Barometre kapsamında Türkiye’de 2 Ocak – 16 Mart 2020 tarihleri arasında Kantar tarafından veri toplama modellerinin bir karışımıyla 300 Filo Yöneticisi Mülakatı gerçekleştirilmiştir. Telefonla yapılan tam bir mülakat veya telefonla işe alım ve anketi online olarak tamamlamak için gönderilen bir bağlantı. Bu kapsamdaki şirketler, en az bir şirket aracı işlettikleri yerlerdir.
Parametreler aşağıdaki gibidir;
– Şirketlerin% 33’ü 10’dan az çalışanı olan
– Şirketlerin% 20’si 10 ila 99 çalışanı olan
– Şirketlerin% 27’si 100 ila 249 çalışanı olan
– Şirketlerin% 20’si 250 çalışanı ve daha fazlası olan
Bu bağımsız anket için Kantar tarafından Ocak ve Mart 2020 ortaları arasında 5 bin 600 Filo Yöneticisi Mülakatı (4794’ü Avrupa’dan) gerçekleştirildi.
Bu yıl genişletilen kapsamda (20 ülke) birçok Avrupa ülkesi (Avusturya, Almanya, Belçika, İspanya, Fransa, İtalya, Lüksemburg, Hollanda, Polonya, Portekiz, İngiltere, Çek Cumhuriyeti, İsviçre, Finlandiya) , Danimarka, Norveç, İsveç) artı Rusya, Türkiye ve Brezilya’nın önemli filoları.