Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçı Birlikleri, sürdürülebilirlik konusunda başvuru kaynağı niteliği taşıyan Sürdürülebilirlik Eylem Planı’nı ihracatçılara sundu. Yoğun uğraş, araştırma ve emekle hazırlanan plan; Hammadde, Girdi ve Tedarikçiler, Üretim Süreci, Lojistik ve Depolama, Atık Yönetimi, Genel Yönetim, Eğitim ve İnsan Kaynakları, Dijitalleşme vb. başlıklar olmak üzere toplam 8 alanda uygulanacak. Böylelikle sektör, sürdürülebilir kalkınma ilkeleriyle uyumlu hale gelerek ekonomik büyüme, sosyal eşitlik ve çevresel yönetim arasında uyumlu bir denge sağlanmış olacak.
Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçı Birlikleri, sektörlerinin sürdürülebilirlik kavramından nasıl etkileneceği, bugünün tasarımı içerisinde geleceği kurgularken nasıl bir faaliyet dizilimi öngörmek gerektiği konularında başvuru kaynağı niteliğinde önemli bir çalışmaya imza attı. Sürdürülebilirlik Eylem Planı’nı üzerine düzenlenen lansmanın sunumunu T.C. İstanbul Kültür Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Burcu Yavuz Tiftikçigil gerçekleştirdi. 123 adet veri üzerinden gerçekleştirilen anket çalışmasının yanı sıra Arama Konferansları, Firma Görüşmeleri ve Odak Grup Toplantıları’ndan elde edilen çıktılar ile hazırlanan Mobilya, Kâğıt ve Orman Ürünleri İhracatçı Birlikleri Sürdürülebilirlik Eylem Planı, Hammadde, Girdi ve Tedarikçiler, Üretim Süreci, Sürdürülebilir Tedarik Zinciri Yönetimi (Lojistik ve Depolama), Üretimde Döngüsellik ve Geri Kazanım (Atık Yönetimi), Genel Yönetim, Eğitim ve İnsan Kaynakları, Standardizasyon ve Sertifikasyon Uygulamaları, Satış Pazarlama, Müşteri İlişkileri ve Satış Sonrası Hizmetler ve Dijitalleşme olmak üzere toplam 8 alanda uygulanacak. Teknolojik ilerleme, iklim değişikliğinin etkilerinin görünürlüğünün ve bu konuda farkındalığın ve kabulün artması ile yeni gelişmeler baz alınarak, eylem planı belirli aralıklarla güncellenecek.
Toplantıda konuşan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Gültepe, “Mobilya endüstrimiz, eylem planını lanse eden 20’inci sektörümüz oluyor. Mobilya sektörümüzün yol haritasının hazır olması önemli. Çünkü mobilya, marka sektörlerimiz arasında yer alıyor. Bu avantajımızı yeşil dönüşümle destekleyebilirsek bambaşka bir hikâye yazabiliriz. Elbette süreç eylem planının açıklanması ile sona ermiyor. Aksine asıl mesaimiz şimdi başlıyor. Hayata geçirdiğimiz takip platformumuzla bu eylem planlarını izleyecek, çeyrek dönemlerde raporlamasını yapacağız. Sizleri de belirli periyotlarda bu bilgiler ışığında güncellemeye devam edeceğiz. Çünkü yeşil dönüşüm hem insanlık, hem ülkemiz, hem de ihracatımız için hayati önem arz ediyor. Bu konuda öncülüğü Avrupa Birliği yapıyor. Avrupa Birliği üyesi olmasak da hedefleri dikkate almak, stratejimizi ve oyun planlarımızı bu hesaba göre yapmak zorundayız. Hatta yeşil dönüşümü ülkemiz ve ihracatımız için bir fırsata dönüştürmek durumundayız. Çünkü ihracatta en büyük pazarımız Avrupa Birliği. Pazardaki gücümüzü korumak ve artırmak için ihracatımızı Yeşil Mutabakat kriterlerine uyarlamaktan başka bir çıkar yolumuz yok” dedi. Yeşil Mutabakat’ta nihai hedefin 2050 olduğuna dikkat çeken Gültepe, “Uyum sürecinin bir takvimi var ve süreç hızla ilerliyor. Hatta bazı sektörlerimiz açısından vakit geldi çattı bile… Eğer gerekli hazırlıkları tamamlayamazsak 2026’dan itibaren her yıl 100 milyonlarca dolar karbon vergisi ödemek durumunda kalacağız. Oysa karbon vergisi olarak ödeyeceğimiz kaynağı sektörlerimizin yeşil dönüşümünün finansmanı için kullanabiliriz. TİM olarak Sınırda Karbon Düzenlemesi’ni ihracatçılarımıza doğru anlatabilmek için birçok çalışma yürütüyoruz. IPA 3 projelerimiz, TÜBİTAK Yeşil İnovasyon Teknoloji Mentorluk Programındaki çözüm ortaklığımız, Yeşil dönüşümün finansmanıyla ilgili çalışmalarımız hep bu amaca hizmet ediyor. Dönüşüm zorlu ve aynı zamanda çok maliyetli bir süreç. Özellikle KOBİ’lerin öz kaynakları ile bu işi finanse etmeleri mümkün değil. Finansman konusunda Bankalar ve Bakanlıklarımızla çalışmalarımız devam ediyor. Bu hafta başında Yeşil Mutabakata Uyum Projesi Desteği değerlendirme toplantısına ev sahipliği yaptık. Firmalarımızın alacağı teknik danışmanlığa Ticaret Bakanlığımız 5 yıl boyunca 10 milyon TL’ye kadar destek verecek. Proje uygulama detayları inşallah önümüzdeki aylarda açıklanacak.” dedi.
Artan çevre bilinci sektörü önemli bir noktada konumlandırdı
Mobilya, kâğıt ve orman ürünleri sektörünün çevre üzerinde doğrudan bir etkiye sahip olması ve kaynak yönetiminde çok önemli bir rol oynaması sebebiyle sürdürülebilirlikle ilişkisinin çok yüksek düzeyde olduğunu belirten TİM Başkanvekili ve Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Güleç, “Artan çevre bilincinin ve sorumlu iş uygulamalarının vurgulandığı bir çağda, mobilya, kâğıt ve orman ürünleri endüstrileri önemli bir noktada konumlanıyor. İlgili sektörler yaşadığımız alanları şekillendirirken geniş bir ürün yelpazesinin malzemelerini de sağlıyor. Bu doğrultuda sektörü sürdürülebilir kalkınma ilkeleriyle uyumlu hale getirerek ekonomik büyüme, sosyal eşitlik ve çevresel yönetim arasında uyumlu bir denge oluşturmak gerekiyor. Biz de belirlediğimiz bu 8 başlık ile sektördeki dönüşüme yol gösterici olmak istiyoruz” dedi.
Yenilenebilir malzemelerin kullanımı üretiminde ayırt edici özellik oldu
Mobilya sektöründe geri kazanılmış ahşap, bambu ve diğer yenilenebilir malzemelerin kullanımının, sürdürülebilir mobilya üretiminin ayırt edici özelliği haline geldiğine dikkat çeken Ahmet Güleç, şirketlerin dayanıklılık ve uzun ömürlülüğe öncelik veren tasarımlar benimseyerek mobilya atıklarının azalmasına katkıda bulunduklarını anlattı. Kâğıt endüstrisinin ormansızlaşma ve kaynak yoğun üretim süreçleriyle olan bağlantısı sebebiyle çevresel ayak izini azaltma zorluğuyla karşı karşıya kalan sektörler arasında yer aldığına dikkat çeken Ahmet Güleç, “Bu doğrultuda şirketlerin geri dönüştürülmüş kâğıt, sürdürülebilir kâğıt hamuru tedariki ve enerji tasarruflu üretim uygulamalarını tercih etmeleri döngüsel ekonomi anlayışının benimsenmesini sağlayacaktır. Bu adımlar sadece sektörün ormanlar üzerindeki etkisini azaltmakla kalmayıp aynı zamanda biyoçeşitliliğin korunmasına ve genel atık üretiminin azalmasına da katkı sağlayabilecektir. Her iki sektörümüz için de bağlantılı kereste ve diğer orman kaynaklarına yönelik sürdürülebilir ahşap tedariki ve sorumlu ormancılık uygulamaları yeni ek güncellemelerle daha verimli hale getirilmelidir” dedi.
BM, Ticaret Bakanlığı ve TİM eylem planları değerlendirildi
Sürdürülebilirlik Eylem Planı’nın toplam 8 alanda uygulanacağını kaydeden Ahmet Güleç, “BM Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarının 17’si, bu amaçların 169 alt başlığı ve 241 göstergesi incelenmiş, Ticaret Bakanlığı ve TİM tarafından hazırlanan Yeşil Mutabakat ve Sürdürülebilirlik Eylem Planlarını değerlendirdik. Ulusal ve uluslararası literatürden faydalanılmış ve sürdürülebilirlikle ilişkili mevzuatı dikkate aldık. Proje kapsamında yapılan tarama konferansı, odak grup ve firma görüşmeleri ve ilgili rapor eylem planları incelendikten sonra vizyon misyon ve beklenti ve öneriler tespit edilerek, Mobilya, Kâğıt ve Orman Ürünleri sektörünün 8 başlıktan oluşan sürdürülebilirlik eylem alanlarını oluşturduk” dedi.