Umut Çelik / umut@businessworldglobal.com
Tüm sektörlerdeki sanayi kuruluşlarına kaynak teknolojileri konusunda hizmet veren Türkiye’nin öncü firması Vega Makina, müşterilerin ihtiyacını karşılayan hızlı ve ekonomik çözüm üretiyor. Amerikan menşeli ‘’Miller Kaynak Makineleri ve Ekipmanları’’nın Türkiye distribütörlüğünü üstlenen ve BLUWELD ile BLULASER markalarının kaynak-lazer kaynak makinelerinin satışını da gerçekleştiren şirket, çalışmalarını yapay zeka destekli teknolojiler üzerine yoğunlaştırıyor. Makinedeki uzmanlığını geliştirdiği Lazer ve Ark Kaynak Robot Hücreleri ile bir kez daha ortaya koyan şirket, satışını yaptığı hedef ürün gruplarında ise pazarın yüzde 25’ine hakim olarak pazar liderliğine ulaşmayı hedefliyor.
Ürün gamında yer alan kaynak ve kesme makineleri, lazer kaynak makineleri, kaynak jeneratörleri, özel alaşmlı kaynak telleri, sert lehim telleri ve kaynak sarf malzemelerine yönelik satış, servis ve eğitimleri konularında hizmet sunan Vega Makina, en güncel ve yüksek teknolojilerle sanayinin üretimini destekliyor. Türkiye’nin alanında öncü ve mega projelerinde kullanılan Amerikan menşeli Miller ürünlerinin satışı ve satış sonrası servis hizmetlerinin sağlanmasını da yürüten Vega Makina, lazer kaynak teknolojisinde de öncü şirketler arasında bulunuyor. Satışını yaptığı ürün gruplarında pazarın yüzde 15’ine hakim olan şirket yeni teknolojiler de geliştirmeye devam ederken Türki Cumhuriyetler’e gerçekleştirdiği ihracatını daha fazla ülkeye ulaştırmayı hedefliyor.
Sanayici, ihtiyacına uygun üstün kapasiteli ürünlere Vega Makina aracılığıyla ulaşıyor
Türkiye’de imal edilmeyen özel kaynak sarf malzemelerin ithalatı ile başladıkları yolculuğa Ark kaynak-lazer kaynak makinelerinin satışını da ekleyip geniş bir ürün gamına sahip olduklarını söyleyen Vega Makina Genel Müdürü Serdar Selim Zengin, “Miller Kaynak Makine ve Ekipmanları’nın Türkiye distribütörlüğünü almamız, şirketimiz için bir dönüm noktası oldu. O günden bu yana İtalya’dan MOSA kaynak jeneratörleri, SIMACO su pompaları, NOVOFIL hafif alaşımlı kaynak telleri, SALD FLUX sertlehim telleri ve dekapanları ile Japonya’dan KOBELCO özlü kaynak tellerini eklediğimiz ürün gamımızla tüm Türkiye’de hizmet veriyoruz. Bunu yaparken yine kendi markamız olan BLUWELD kaynak makinelerimiz ve sarf malzemelerimiz ve BLULASER lazer kaynak makinemiz ile imalatçı için çözüm sunup ülkemizin sanayisine değer katıyoruz. İtalyan BCS GROUP markası olan MOSA 50 yılı aşkın süredir jeneratör setleri, jeneratörlü kaynak makineleri ve aydınlatma kuleleri üretiminde dünya çapında önde gelen markalardan biri konumunda yer alıyor. 100’den fazla ülkede ürün satışı olan MOSA’nın Türkiye distribütörlüğünü de 2014 yılından bu yana üstlenirken müşterilerimizi sürekli gelişen ve güçlenen bir iş birlikteliğinin çözümleriyle buluşturuyoruz. Özellikle ürün gamındaki çeşitlilik, hızlı teslimat, yüksek standartlarda üretim kalitesi ve Avrupa Birliği normlarına uygun teknik altyapısı, MOSA kaynak jeneratörlerini pazardaki rakiplerine göre daha avantajlı konuma getiriyor. Asya ve Amerikalı rakiplerine göre navlun, vergi avantajları, ürün teslim süreleri ve teknik dokümanlara daha rahat erişim konularında ise ciddi avantajları bulunuyor” dedi.
Bluweld sert lehim telleri ile pazarın yarıya yakınına hakim
Bluweld marka sert lehim telleri sayesinde hızlı geri dönüşler ile ihtiyaçların daha çabuk şekilde cevaplanabilmesine yardımcı olduklarını belirten Zengin, sözlerine şöyle devam etti: “Ürün gamımızda Bakır bazlı ürünlerin kaynağında, Bakır-Fosfor ve Bakır Fosfor Gümüşlü alaşımlar ile dekapanları, Alüminyum’un Bakır ile kaynağında, Çinko-Alüminyum alaşımlı teller ile dekapanları, çelik malzemelerin kaynağı için yüksek gümüşlü alaşımlar ve pirinç teller ile dekapanları bulunuyor. Yaygın satış ağımız sayesinde ise mühendislik ve yüksek hizmet garantisi sunuyoruz. Türkiye’de 35 milyon euro büyüklüğe sahip sert lehim ürünleri pazarından distribütörlüğünü üstlendiğimiz Sentes-BIR yaklaşık 15 milyon euro pay alırken büyüme yatırımlarına da hızla devam ediyor. Hızlı geri dönüşler ile ihtiyaçların hızlı bir şekilde cevaplanabilmesini mümkün kılan Bluweld sert lehim telleri, yüksek kalite ve dayanımı sayesinde üretimin verimliliğini artırıyor” açıklamalarında bulundu.
Lazer kaynak makineleriyle sanayide dönüşüm yaşanıyor
Klasik kaynak yöntemlerinin yeni teknolojilere rağmen daima varlığını koruyacak bir teknik olduğunu fakat lazer kaynak makinelerinin pazardaki payını her geçen gün artırdığına vurgu yapan Zengin, şunlara vurgu yaptı: “Lazer kaynak makineleri oldukça teknik bir ürün. Bundan dolayı ticari düşünülerek tedarik süreçlerinde atılan yanlış adımlar, bu teknolojik ürüne karşı zaman içerisinde kullanıcı nezdinde bir direnç oluşturuyor. Fakat bu algı son yıllarda tersine dönmeye başladı ve lazer kaynak makineleri ülkemizde de tercih edilmeye başlandı. Bu makinelerin daha yüksek yatırım maliyeti, teknolojiye ve yeniliğe olan direnç ve diğer makinelerine göre kullanım alanları daha spesifik olduğundan sayıları oldukça az konumda. Buna karşın iş sürecindeki verimliliği işletmelere büyük kolaylıklar sağlıyor. Nitekim altı kata kadar daha hızlı kaynak yapabilme özelliği sayesinde zaman ve enerji tasarrufu sağlaması, bakır, çelik, paslanmaz alüminyum gibi her çeşit malzemeyi kaynak etmesi, uzman bir kaynakçıya ihtiyaç duyulmaması, daha ince malzemeleri kaynak edilebiliyor olması, Düşük ısı girdisinden dolayı ana malzemede kalıcı deformasyon oluşturmaması ve kaynak sonrası ısıl işlem uygulaması gerektirmemesi bu makinelerin en büyük avantajları arasında bulunuyor.”
“Üretim takibi” ve “performans analizi”, Lazer Kaynak Robot Hücresi ile daha verimli
Otomasyona geçiş zorunluluğu, yüksek hassasiyet ihtiyacı ve verimli üretimin her geçen gün sanayide daha önemli bir kriter halini almasının yeni yatırımlarına yön verdiğini ifade eden Zengin, “Tezmaksan’ın yazılımdaki üstün becerisi ile firmamızın makine konusundaki uzmanlığı sayesinde Lazer Kaynak Robot Hücresi’ni geliştirdik. Kaynak işlemini otomatikleştirerek iş gücünü optimize eden ve kalite standartlarını artıran bu hücre sayesinde yüksek hassasiyetle kaynak yapılabiliyor. Otomasyon ve hızlı kaynak yetenekleri sayesinde daha verimli bir üretim sağladığı için de sanayiciye zaman ve maliyet tasarrufu imkanı tanıyor. Lazer Kaynak Robot Hücresi’nin üretim takibi ve performans analizi olmak üzere iki ana odak üzerine çalışıyor. Hücrenin üretim takibini; operasyonunu izleme ve verileri kaydetme, hataları tespit etme ve iyileştirme fırsatları veren ‘kaynak izleme’, üretim sürecini optimize eden ‘kalite kontrol’ ve işletmeye genel bir bakış sunan ‘veri analizi ve raporlama’ üzerine kurguladık. Performans analizini ise verimliliği ölçen ‘verimlilik değerlendirmesi’, ekonomik avantajlarını belirlemeye yardımcı olan ‘maliyet analizi’ ve sürekli iyileştirme adımlarına odaklanan ‘kalite kontrol ve güvence’ üzerine geliştirdik. Böylece üretimin ilk adımından imal edilen ürünün niteliğinin belirlendiği son adıma dek tüm süreci üstün bir yazılımla takip edebiliyoruz. Sanayinin üretim verimliliği için temel faktör olan otomasyon ve yazılımın bu birlikteliği sayesinde müşterilerimizin global rekabette başarılı olması adına gereken desteği sağlayacağız.”
Vega Makina, yatırım atağıyla yapay zekaya ağırlık veriyor
Vega Makina’nın büyüme hedeflerine dair bilgi de paylaşan Zengin, şunları söyledi: “Sarf malzeme satışları, üretim azalarak da olsa devam ettiğinden bir şekilde devam etmekte ancak yatırım malzemesi olan kaynak makineleri satışları mevcut konjonktürden olumsuz etkileniyor. Dolayısıyla iç pazardaki talep daralması nedeniyle yatırımlar durdurulurken, satın alma endekslerindeki (PMI) düşüşler de göz önüne alındığında, sektör olarak büyüme şansımız bu dönemde, mümkün değil. Her ne kadar yıla olumlu bir bakış açısıyla başlamış olsak da 2024 yılında reel bir büyüme sağlamayacağız. Sektör olarak son dönemlerde en zorlandığımız yılı yaşıyoruz. Bunun nedenlerinden birincisi iç talep daraldığı için rekabetin artması. Dolasıyla ciro ve kar marjlarımız düşerken faaliyet giderlerimiz bir önceki yıla göre yüzde 100 oranında arttı. Bu durum da karlılıkları negatif anlamda çok etkiledi. İkincil olarak, yüksek faiz oranları nedeniyle krediye ulaşmada yaşanılan zorluklar ve yüksek finansman maliyetleri, şirketlerin nakit akışlarını yönetmede çok büyük zorluklara sebep oluyor. Bu şartlarda altında büyüme hedefimiz, hem cirosal hem de karlılık anlamında yükseliş trendimizi devam ettirmek. Bunu da gerçekleştirebilmek adına hem ürün gamımıza yeni ürünler ekliyor hem de var olan ürünlerimizi yapay zeka teknolojisi ile destekleyip geliştiriyoruz. Bunun yanı sıra ülkemizde üretilmeyen ürünler üzerine de projelerimiz mevcut. Yurt dışındaki partnerlerimiz ile bu konu ile ilgili görüşmeleri gerçekleştiriyor ve yakın zamanda çalışmalara başlamayı planlıyoruz.”