Umut Çelik / Business World Global Yazı İşleri Müdürü
Trabzon’da taraftarlar Fenerbahçe maçından sonra sahaya atlayıp futbolculara saldırdı. Bu tarz olayların yaşanmaması için illa birilerinin ölmesi mi gerekiyor anlamıyorum. Ben Galatasaraylıyım, şu taraftarlardan tiksindim.
Bundan önce hakeme saldırdılar, kale arkası direğini söküp sahaya sokmaya çalıştılar, sahaya bıçakla daldılar, yani yapmadıkları vandallık kalmadı. Her sene bunları bile bile yaşamak zorunda mıyız?
Herkes kendine göre haklı da, dün biri ölmedi diye şükredilmeli. Neredeyse seni düşman olarak gören taraftarın önünde kutlama yapıyorsun, kimse karışmamalı bence en doğal hakları. Zamanında Fenerbahçe, Galatasaray’ın Kadıköy’deki şampiyonluk kutlamasında ışıkları söndürse de olaysız olarak mevzu kapanmıştı.
Fakat stattan taraftar atladığında ringde boksör gibi vuruşmanın ne anlamı var? Dön soyunma odasına, orada tüm stat aşağı inse ne olacaktı? Eminim ki sahanın göbeğinde Heysel Faciası yaşanacaktı!
Avrupa’da futbolcuların taraftarla diyaloğu bile ceza gerektiriyor çünkü taraftar aşağı indiği zaman kimsenin can güvenliği kalmıyor. Trabzon’da o sahaya atlayan herkese en üst seviyeden hapis cezası gerekiyor. Caydırıcı cezalar olmadığı sürece kimsenin hiçbir şey umurunda olmaz.
Olay artık Mehmet Büyükekşi de değil. Cezalar caydırıcı ve mantıklı da değil. Sahaya girene 500 bin lira ceza vereceksin, bak bir daha girebiliyorlar mı? Orada bir futbolcu ölse, ne olacak?
Sonsuza kadar Trabzonspor-Fenerbahçe maçlarında seyirci olmamalı. Daha önce takımı taşıyan otobüs kurşunlandı ve hala faili meçhul. Bu nasıl bir kin ve nefrettir? Futbol bir oyun, soğutmayın bizi.
Ülken rezil oldu dünyaya. Hadi kolaysa bundan sonra yıldız futbolcu getir ülkeye.
Ben futbolcu olsam bu ülkeye hayatta transfer olmam, hatta bu ülkedeki bir takımla maç yapmaya bile bu ülkeye gelmem.
Geçenlerde sözde kıran kırana geçen Süper Lig yayın ihalesini alan beIN Sports, değeri sıfırlanan bu ligi artık kime izletir bilemeyiz.
