Son dönemde medyaya olumsuz olarak yansıyan ithal plastik atıkların yol kenarlarına dökülmesi ile ilgili olarak açıklama yapan Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Gülsün: “Daha önce de belirtmiş olduğumuz üzere son dönemde artan denetimlerin farklı mekanizmalarla daha da geniş bir alana yayılması, ülkemizde istenmeyen tabloların ortaya çıkmasının engellenmesi ve hızla gelişmekte olan ülkemiz plastik geri dönüşüm sanayisinde faaliyet gösteren ve işini layıkıyla yapan sanayicimizin önünün kesilmemesi açısından büyük önem arz ediyor” dedi.
Plastik geri dönüşüm tesislerine daha yoğun bir denetim uygulanmasını sektörün önde gelen sanayicilerinin de desteklediğini belirten Selçuk Gülsün; “Günümüzde döngüsel ekonominin ve buna bağlı olarak geri dönüşümün önemi hızla artmakta. Ülkemiz de bu trendi henüz gelişim aşamasından yakalamış ve dünya ile rekabet eden bir plastik atık işleme kapasitesine kavuşmuş durumda. Plastik geri dönüşüm sektörünün ekonomik büyüklüğünün önümüzdeki 30 yıl boyunca ortalama olarak yılda %11,3 büyüme oranını yakalayacağı ve 2050 yılında güncel rakamlarla 900 milyar dolarlık bir pazar oluşturacağı öngörülüyor. Ülkemizin de bu yeni gelişen endüstrinin içinde yer alarak mümkün olan en büyük payı alması için dürüst ve yasalara uygun olarak çalışan sanayi kuruluşları var. Bu kapsamda yasaları çiğneyerek plastik geri dönüşüm prosesinin bakaya atıklarını olması gerektiği gibi bertaraf etmek yerine çevreye döken az sayıda kişi en çok bizleri rahatsız etmektedir. Bu kapsamda kamu kuruluşlarımızın son dönemde denetimlerini arttırmış olmasını büyük bir memnuniyetle karşılıyoruz. Daha önce defaatle dile getirmiş olduğumuz yeni kontrol mekanizmalarının uygulamaya konulması halinde bu gibi manzaraların bir daha yaşanmayacağını öngörüyoruz” dedi.
Yasaklar ve Kısıtlamalar Yerine Denetimler Arttırılmalı
Atık ithalatı konusunda kısıtlamaların sürekli olarak artmasının çevresel sorunları azaltmadığı gibi sektörün büyümesini de engellediğinin altını çizen Gülsün; “Özellikle düzenlemelerin geriye dönük uygulanması gibi hususlar plastik geri dönüşüm sektörü açısından öngörülebilirliği asgari düzeye çekmekte. Son dönemde birçok yatırımcının bu gerekçe ile yeni yatırım yapmaktan imtina ettiğine şahit olduk. Ülkemizin henüz gelişim aşamasındayken yakalamış olduğu ve işleme kapasitesini hızla arttıran bu sektöre ket vurulması gelecek dönemde aynı petrokimya endüstrisinde olduğu gibi geri dönüşüm alanında da ithalata bağımlı olmamız anlamına gelebilir. Zira küresel markalar iddialı hedeflerle tedarikçilerinin geri dönüştürülmüş hammadde kullanmasını zorunlu tutuyorlar. Ayrıca bu trendin önümüzdeki yıllarda da artarak devam edeceğini söyleyebiliriz. Bu şartlar altında sektörün yara almaması adına yasaklar ve kısıtlamalar yerine denetimlerin arttırılmasının daha doğru bir yaklaşım olacağı kanaatindeyiz” dedi.
Etkili Denetim Yöntemleri İçin İşbirliğine Hazırız
Sözlerine devam eden Selçuk Gülsün, “Denetimlerin daha etkin olarak yürütülebilmesi adına çözüm önerilerimizi daha önce ilgili kamu otoriteleri ile paylaşmıştık. Bu noktada özellikle üzerinde durduğumuz konu ithal edilen plastik hurdanın ithalatçısı tarafından işleniyor olduğunun garanti altına alınması. Bunu sağlayacak en etkin denetimin ise işletmelerin atık ithalatları ile elektrik sarfiyatları arasında çapraz kontrol olduğu kanaatindeyiz. Bunun yanı sıra lisans öncesi altyapı yeterlilik analizi, bakaya atıkların gönderildiği bertaraf tesisinin bilgilerinin kontrolü ve yüksek miktarlı ithalatlarda yerinde tespit gibi denetim tedbirlerinin hayata geçirilmesi durumunda yasalarımızda suç kabul edilen fiilleri işleyenlerin tespiti çok daha kolay gerçekleştirilecek ve çevre sorunları ortadan kaldırılacaktır. Bu denetim tedbirlerinin uygulanması ve geliştirilmesi noktasında ise ilgili kamu otoriteleri ile işbirliğine hazırız” dedi.