TEMSA, 2023’te Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi (SUNUM) ve İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) ile tamamlamayı öngördüğü projeyi ‘TÜBİTAK 1702’ desteği ile 2025’te ticarileştirmeyi hedefliyor.
TEMSA açıklamasına göre, yurt içi ve yurt dışına gerçekleştirdiği başarılı ihracat performansıyla dikkati çeken TEMSA, araç teknolojilerine yaptığı yatırım ve Ar-Ge çalışmalarıyla da ses getiriyor.
2008 yılında bu yana 30’dan fazla TÜBİTAK projesini başarıyla tamamlayan şirket son olarak, SUNUM ve İTÜ iş birliği ile otomotiv sektörüne yönelik yüksek performanslı pil ve bataryalar için kullanılacak ‘Süperkapasitör’ teknolojisini üretmeye hazırlanıyor.
Üniversiteler ve Araştırma Merkezleri tarafından geliştirilen ve patentlenen teknolojilerin şirketler tarafından lisanslanması aşamasında destek veren TÜBİTAK 1702 Programı, 2021 çağrı döneminde onaylanan 11 projeyi belirledi. Bu projelerden biri olan TEMSA, SUNUM ve İTÜ ortak patentli teknolojisi, TÜBİTAK 1702 Patent Tabanlı Teknoloji Transferi Çağrısı kapsamında desteklenmeye hak kazandı.
Lisanslandırılmaya hazırlanan teknolojinin ilk etapta TEMSA’nın elektrikli ve dizel araçlarına entegre edilmesi, 2023’te ürünleşme sürecine 2025’te de ticarileşme sürecine girmesi öngörülüyor. SUNUM ve İTÜ katkılarıyla geliştirilecek patentli bu teknoloji, aynı zamanda Türk sanayi ve otomotiv sektörü için de emsal bir proje niteliğinde olacak.
– 2025’te ticarileşecek
‘Yüksek Performanslı Enerji Depolama Sistemlerine Yönelik Sıvı Kristalin Mezofazları’ başlığıyla ulusal patent başvurusu gerçekleştirilen teknoloji, yüzde 100 yerli ve milli mühendislik ile hayata geçirilecek. Mevcut lityum iyon pil teknolojilerinin düşük güç ömrü ile ihtiyaçlarda yetersiz kalmasından dolayı geliştirilmeye hazırlanan büyük ölçekli Süperkapasitör teknolojisi, lityum iyon pil ve batarya yönetim sistemine entegre edilerek batarya sistemin ömrünü ve performansını artırmada büyük rol oynayacak. Otomotiv sektörüne özgün hale getirilecek teknoloji, start stop ve rejeneratif frenleme gibi sistemlerde de kullanılabilecek.
TEMSA’nın üretimini gerçekleştireceği süperkapasitörlerde kullanılacak jel teknolojisinin aynı zamanda kolay üretim ve maliyet açısından da kullanıcılara avantaj sağlaması hedefleniyor. Yeşil kimya ile geliştirilecek ve sürdürülebilir enerjiye de önemli katkılar sunması beklenen projenin, 2023’te ürünleşme, 2025’te de ise ticarileşme sürecine girilmesiyle birlikte ülke ekonomisine katlı sağlaması öngörülüyor.
– ‘Enerji yönetiminde dengeyi ve performansı en üst seviyeye çıkaracak’
Açıklamada konuya ilişkin değerlendirmesine yer verilen TEMSA Ar-Ge ve Teknolojiden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Caner Sevginer, büyük ölçekli Süperkapasitör teknolojisinin otomotiv sektörüne büyük katma değer sağlayacağını belirtti.
Sürdürülebilirlik konusunu şu an tüm şirketlerin ana gündem maddesi olduğunu vurgulayan Sevginer, şunları kaydetti:
‘Bu kapsamda TEMSA olarak hem kendi faaliyetlerimiz hem de sektörün geleceği için fark yaratacak teknolojiler üzerinde çalışmaya devam ediyoruz. TÜBİTAK onayı ve desteğiyle yüzde yüz Türk teknolojisiyle hayata geçirmeye hazırladığımız bu proje de sektöre katkı sağlamasının yanı sıra enerji yönetiminde dengeyi ve performansı en üst seviyeye çıkaracak. Projenin en önemli amaçlarından biri ise TEMSA otobüslerinin hem yurt içinde hem de yurt dışında rekabetçi fiyatlandırılmasına olanak sağlaması. İlk etapta TEMSA araçlarına uygulayacağımız bu teknolojiyi zamanla paket halinde piyasaya sunmayı hedefliyoruz.’
– ‘Ülke ekonomisine katkı sağlayacak’
SUNUM Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi, Strateji ve İş Geliştirmeden Sorumlu Direktör Yardımcısı Mert Umut Özkaynak da bu yıl TÜBİTAK’tan sadece 11 projenin destek aldığını, bu desteğin patentin ticarileştirilmesi yolunda önemli bir adım olduğunu belirtti.
Enerji konusunun, tüm dünyanın bugünlerde en çok üzerinde durduğu konuların başında geldiğinin altını çizen Özkaynak, ‘Araştırmacılarımızın bu alanda yaptığı çalışmaların sonuçlarının ticarileştirilmesi, ülke ekonomisine katkı sağlayacak. SUNUM olarak nanoteknolojide küresel bilgi ve değer üreten bir Türkiye için çalışıyoruz. Araştırmacılarımızın sürdürdüğü katma değerli çalışmalar ile sanayi iş birliklerimizi ileriye taşımaya devam edeceğiz.’ ifadelerini kullandı.