Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Düzgün “Geride bıraktığımız 2 yıllık pandemi sürecinde gerek sosyal gerek ekonomik yönden büyük bir sınav verdik. Küresel çapta ekonomik çalkantılar devam ediyor. Bu tablodan en az düzeyde etkilenmek, Türkiye ekonomisine katkı sağlamak, istihdamın artmasına destek olmak, yoksulluğu azaltmak, dış borç yükünden kurtulmak için yereli, yerli işletmecileri ve yerli üretimi topyekun desteklemeliyiz.
Pandemiyle birlikte hayatın pek çok alanında büyük değişimler yaşandı, bu değişimlerin başında ise alışveriş alışkanlıkları geliyor. Daha sağlıklı ve iyi bir yaşama odaklandık. Dijitalin kıymeti giderek büyüdü, sektörler dönüştü. Küresel ölçekteki olumsuzluklar ekonomide bir domino etkisi yaratıyor. Hammaddeden üretime, lojistikten müşteri temasına kadar geçen süreç birbirini iten ya da yavaşlatan faktörlerin bir bütünü. Enflasyon ve gıda fiyatlarındaki artışın yanı sıra tarım ve hayvancılıktaki sorunlarla birlikte 7’den 70’e bugün kendine yeten bir ülke olmayı her zamankinden daha çok istiyoruz. Yaşanan gelişmeler vatandaşlarımızı maalesef ki endişelendirdi. Bugün yerli üretime, yerli ürüne her zamankinden daha fazla erişmek istiyoruz. İşte bu yüzden yeniden yerele demenin tam zamanı. Daha fazla zaman kaybetmeden geleceğimizi bugünden konuşmalı, atılması gereken adımları tüm taraflarıyla belirlemeli, kaygılarımızı bir tarafa bırakıp tek yürek halinde hareket etmeliyiz. Tarladan çatala tüm gıda güvenliğimizi yeniden kurgulamalıyız.
Bir taraftan büyük bir rekabetle boğuşurken, diğer taraftan da bizden kaynaklı olmayan fiyat artışı konularında müşterilerimizle karşı karşıya kaldık. Bizler zincirin son halkasıyız. Maliyetlerin her geçen gün arttığı, karlılıkların düştüğü, büyük bir rekabet girdabında kürek çekiyoruz. Yerel zincirler olarak yaşanan bu ağır rekabet koşullarına rağmen ülkemize değer yaratmak için vatandaşlarımızın alım gücünü odağımıza alarak çalışıyoruz ve çalışmaktan vazgeçmeyeceğiz” dedi.