Enerji, hammadde ve insan gücü maliyetlerinin artmasıyla birlikte üreticiler verimlilik artışı sağlamak ve karlılıklarını artırmak için yeni yollar arıyor. Tek başına çalışan insan ya da robotlardan yüzde 85 daha verimli olduğu kanıtlanan, üretimde insan ve makine iş birliği aynı anda engellilerin istihdama kazandırılmasına da destek oluyor. 3 Aralık Dünya Engeliler Günü özelinde açıklamalarda bulunan Universal Robots Türkiye ve MEA Ülke Müdürü Kandan Özgür Gök, kurulumu, programlaması son derece kolay olan cobot’lar herkese cobot programcılığı gibi prestijli işlerde çalışmanın önünü açabilir diyor.
Dünyanın 1 numaralı kolaboratif robot üreticisi Universal Robots Türkiye ve MEA Ülke Müdürü Kandan Özgür Gök, engelli haklarına dikkat çekilen 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde, engellilerin üretime kazandırılması için yapılması gerekenler hakkında açıklamalarda bulundu. Yapılan araştırmaların, makine insan iş birliğinin üretimde yüzde 85 daha verimli olduğunu kanıtladığını belirten Gök, makine insan iş birliğine engelli insanların entegre edilebileceğini ve engellilerin üretime kazandırılabileceğini söyledi.
“Üretimde engelleri kaldırmalıyız”
2019 yılı mart ayı verilerine göre kamuda 16 bin 566 özel sektörde ise 107 bin 632 engelli bireyin çalıştığının altını çizen Gök, “Akılı telefon kullanabilen birisi tarafından kolayca programlanabilen, son derece hafif yapısıyla otonom ya da manuel araçlarla üretim hatlarının tüm süreçlerine taşınabilen cobot’lar, Türkiye’deki çalışabilir durumda olan 2 milyon engellinin umutlarını yeniden yeşertebilir. Üretici ve sanayicilerin desteğiyle üretimde de engelleri kaldırmalıyız” dedi.
İnsan ve makine işbirliğiyle herkese avantajlı imkanlar tanıyor
Cobot’ların bugün tekstil, kimya, ilaç, otomotiv ve gıda gibi birçok sektörde farklı birçok üretim sürecinde insanlarla birlikte çalışarak üretimde devamlılık, esneklik, kalite, verimlilik ve kar artışına katkı sağladığını vurgulayan Gök, cobot’ların insanları sıkıcı, monoton ve süre gelen tekrarlı ve riskli işlerden kurtardığını, engellilerin de bu sürece entegre edilebileceğini kaydederek, “Dünya Engelliler Günü’nde engellilerin en büyük sorunları arasında yer alan istihdama odaklanmalıyız. Engelliler cobotların üretimde yer aldığı tesislerde cobot programcısı olabilir ya da cobot – insan işbirliğiyle, insanları nitelikli-katma değerli işlerde, cobotları ise tehlikeli ve tekrarlı işlerde kullanmak suretiyle herkes için katma değer elde etmek mümkün olabilir. Böylece üretmeye ve değer yaratmaya devam edilebilirler. Universal Robots olarak, UR Akademi’de verdiğimiz online, sertifikalı eğitimlerimizle 87 dakika içerisinde herkesin cobot programcısı olmasının önünü açıyoruz” dedi.
Engellileri üretimin merkezine konumlandırabiliriz
MIT Üniversitesi araştırmacılarının yaptığı bir çalışmada İnsan-Makine iş birliğinin, tek başına çalışan insan ya da robottan yüzde 85 daha üretken olduğunu tespit ettiklerini söyleyen Gök, “İsveç’te Atria firmasında kullanılan cobot ile iki ürünün paketlenmesi arasında geçiş süresi 6 saatten 20 dakikaya indi ve fire malzemede yüzde 25 tasarruf elde edildi. Aurolab firması, cobot’ları üretim sürecine dahil ederek yüzde 15 ürün verimliliği yakaladı. Cobot’lar üretim sürecinde harcanan zamanı yüzde 85 azalttı. Cobot’ların üretim ve verimlilik artışı gibi sağladığı avantajlara, engellilerin iş sürecine kazandırılmasını da ekleyebiliriz. Bugün ülkemiz iş kanunları gereğince 50 ve daha fazla işçi çalıştıran özel sektör, çalışanlarının yüzde 3’ü oranında engelli istihdam etmek zorunda. Cobot’larla birlikte bu yüzde üçlük engelli çalışan oranı üretimin merkezine konumlandırabiliriz” şeklinde konuştu.