Cargill’in “1000 Çiftçi 1000 Bereket Programı”, 5’inci yılında Türkiye’deki çiftçileri üretimleri için gerekli olan dijital tarım araçları ve kaynaklarla buluşturmaya devam ediyor.
Cargill’in çiftçilerin verimini ve refahını artırmak, tarlada sosyal ve dijital dönüşümü desteklemek amacıyla başlattığı “1000 Çiftçi 1000 Bereket Programı” 5’inci yılına girdi. Programa yeni sezonda Amasya ve Tokat’tan 100 çiftçi dahil oldu. 1000 Çiftçi 1000 Bereket aynı zamanda çiftçilere ücretsiz sunduğu bir dizi dijital tarım aracı ile onarıcı tarım odağını da yeniliyor.
2019 yılında başlatılan ve çiftçilerin verimini ve refahını artırarak sürdürülebilir tarım uygulamalarını geliştirmeyi hedefleyen programa katılan çiftçilere, tarlalarına özel ücretsiz eğitim, dijital tarım araçlarına erişim ve danışmanlık hizmetleri sunuluyor. Bu sayede, çiftçiler verimlerinde yüzde 20’ye kadar artış görürken, aynı zamanda iklim değişikliğinin etkilerine daha az maruz kalıyor.
Program, 16 ilde yaklaşık 5 binin üzerinde mısır, ayçiçeği ve kanola üreticisiyle yoluna devam ediyor ve toplamda 400 bin dekarlık bir alanı kapsıyor. Ulusal ve uluslararası 40’a yakın ödüle layık görülen 1000 Çiftçi 1000 Bereket, Türkiye’deki tarım ve gıda alanında sosyal etki araştırması ve ölçümlemesi yapılan ilk kurumsal sosyal sorumluluk programı olarak görülüyor.
Program kapsamında sunulan hizmet ve eğitimlerin çevresel, sosyal ve ekonomik anlamda yarattığı etkiler Yatırımın Sosyal Geri Dönüşü (SROI-Social Return On Investment) yöntemi kullanılarak finansal değere dönüştürülüyor. SROI, 1000 Çiftçi 1000 Bereket başladığından bu yana her yıl artarken, 2022 itibarıyla program, ana paydaşları olan çiftçiler üzerinde her 1 TL’ye karşılık 3,23 TL değerinde etki oluşturdu.
Söz konusu program, bu yıl çiftçileri onarıcı tarıma daha fazla odaklanmaya teşvik ediyor.
– “Eşsiz bir yeteneğe ve sorumluluğa sahibiz”
Açıklamada konuya ilişkin görüşlerine yer verilen Cargill Türkiye, Orta Doğu ve Afrika Yönetim Kurulu Başkanı ve Üst Yöneticisi (CEO) Murat Tarakçıoğlu, “Tarım tedarik zincirinin merkezindeki konumumuzla eşsiz bir yeteneğe ve sorumluluğa sahibiz. 1000 Çiftçi 1000 Bereket, çiftçilerle bağlantı kurduğumuz ve iş birliği yaptığımız bir program. Gıda sisteminin hızla artan dünya nüfusunun ihtiyaçlarını sorumlu ve sürdürülebilir bir şekilde karşılamaya devam etmesi için de çok güzel bir örnek.” ifadelerini kullandı.
Tarakçıoğlu, “Programa katılan çiftçiler için onarıcı tarımı artırmak ve çevresel etkiyi azaltmak için somut adımlar attık ve bu, SROI ile hesaplanan sosyal etkimizin her yıl artmasına olanak tanıyor. Dünya nüfusunu sürdürülebilir bir şekilde beslemek için atılması gereken doğru adımların ötesinde, bu uygulamalar çiftçiler için maliyetleri azaltıyor ve yüzde 20’ye yakın verimlilik sağlayarak kârlılığı artırıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
İzmir’in Tire ilçesine bağlı Peşrefli’de çiftçilik yapan Ceylan Karaoğlan, program hakkında şunları kaydetti:
“1000 Çiftçi 1000 Bereket, bilinçlenmemizi sağlayan bir program oldu. Geleneksel yöntemlerden uzaklaştık, araştırma yaptığımız bir döneme geçtik. Tarımsal sensör istasyonu sayesinde sulama yapacağımız zamana rahatlıkla karar veriyoruz. Bu cihaz sayesinde verim artışım yüzde 100 oldu. Gereksiz sulama yapmadığımız için su tasarrufu da sağlıyoruz. Toprak analizi ve tarımsal sensör istasyonu sayesinde ürünlerimizin kalitesi artmaya devam ediyor. 1000 Çiftçi 1000 Bereket’e katılmamış olsaydım, bugün yetiştirdiğim kaliteli mısırları yetiştiremezdim.”
Bu arada, geleceğe bakıldığında “1000 Çiftçi 1000 Bereket Programı” artan ölçüde sürdürülebilirlik odaklı çabaları kapsayacak. İş sağlığı ve güvenliği konusunda kapsamlı eğitimler ve onarıcı tarım eğitimleri sunulmaya devam edecek.